ASTRAL SEYAHAT NEDİR
Bedenimizi belirli bir süre terk ederek çeşitli yerlere düşünce hızı ile gidip, gittiğimiz yerlerde meydana gelen olayları izleyebilmemiz mümkündür. Parapsikoloji Enstitüleri'nde incelenen duyular dışı algılamalarımız arasında en ilginçlerinden biridir...
Şuurumuzun bedenimizin dışına yansıması yada diğer bir tanımla, şuurluk alanımızın genişleyerek beden dışına taşma olayına Astral Seyahat veya Şuur Projeksiyonu adı verilir.
Bu yansıma fiziki evrenin her hangi bir noktasına olabildiği gibi, fiziki evrenin ötesindeki ortamlara da olabilmektedir. Diğer duylar dışı algılamalarımızda olduğu gibi aslında hepimizde bu yetenek vardır. Fakat hepimiz bu yeteneğimizi kullanamayız.
Parapsikoloji Kürsülerinde, özel metotlarla gerçekleştirilen Astral Seyahat çalışmalarında oldukça önemli adımlar atılmış durumdadır. İnsan yapısına, yaşama, var oluşa, fizik evren yapısına yepyeni boyutlar getiren bu çalışmalar aynı zamanda, ölüm ve ölüm ötesi yaşamla ilgili konular hakkında da son derece önemli bilgilerin bir araya getirilmesinde çok büyük bir fonksiyon görmüştür.
Astral Seyahat Sırasında Yaşananlar!
Astral Seyahat sırasında bedenin değişik yerlerinde seğirmeler, kulakta çınlamalar ve tam ayrışma anında ise, çatırdama yada buna benzer bir takım sesler duyulabilir.
Astral Seyahat yaparak bedeninden geçici bir süre ayrılanlar,başlarında geçen bu tecrübelerini genellikle birbirlerine çok benzer ifadelerle anlatmaktadırlar...( Teknikler bölümünde zaten olayı iyice anlayacaksınız.)
Astral Seyahat Tehlikelimidir ?
Astral seyahat tehlikeli değildir.En azından şimdiye kadar böyle bir durumun yaşandığına dair bir bilgi yoktur.Obe esnasında bedeniniz güven içerisinde yatakta yatıyor olduğu için hiç olmadığınız kadar güvendesinizdir. Beden dışında iken gümüş kordon olarak adlandırılan bir ip ile yataktaki bedeninize bağlısınızdır. Ölüm hali gümüş kordonun kopması halidir,eğer gümüş kordon koparsa bir daha bedeninize dönemezsiniz. Bu kordonun kopması ancak ve ancak normal ölümlerle ,trafik kazası hastalık vs gibi durumlarda meydana gelir.Astral seyahat esnasında gümüş kordonun kopması ve tekrar bedene dönememek gibi bir durum söz konusu değildir.Tam aksine beden dışına çıkabilmek o kadar da kolay değildir. Yani ilk denemenizde ya geri dönemezsem diye korkmayın. Siz bu tip gereksiz korkuları düşünmek yerine nasıl yaparda daha fazla dışarıda kalabilirimin yöntemlerini arayın. Geri dönmek bir anda oluveriyor önemli olan çıkmak ve bazılarının yaptığı gibi dışarıda uzun süre kalabilmektir. Astral seyahatin en önemli tehlikesi günlük islerinizi bir tarafa bırakıp hele bir astral yolculuk yapayım ondan sonra her şey farklı olacak ,dünyaya farklı bir açıdan bakacağım diye düşünmektir. Bu tip düşüncede olan insanlar yıllarca denemelerine rağmen hem beden dışına çıkamadıkları gibi yapmaları gereken islerini de ihmal ederler. Bu durum ise gümüş kordonun daha da gerginleşmesine neden olur.Sonuçta vakitlerini boşa geçirir hiç bir şey elde edemezler. Doğru bildiği gibi yasayan , kimseden çekinmeden düşüncelerini açıkça söyleyebilen insanlar daha mutlu ve sağlıklı oldukları için astral seyahat yapmaya daha müsaittirler. Bunun tam tersi durumda olan korkuları yüzünden kendini engelleyen ,eleştirilme korkusu ile bildiklerini pratiğe dökemeyen insanlar için astral seyahat yapmak imkansız olmasa da oldukça zordur.Bu nedenle önce aksayan sorunların giderilmesi daha sonra astral seyahat girişimlerinde bulunulması akla daha yatkındır.
Astral Dünya Kademeleri
DÜNYAMIZ
İçinde bulundugumuz saat ve tarih dilimidir. Düşünce hızıyla hareket edildiğinden bir yerden bir yere gitmek saniyeler alır. Bu tip astral ayrılmalarda yaşanan olaylar ve görülen şahıslar gerçektende o anda yaşanmakta olan şeylerdir. Örneğin uzaktaki bir yakınınızı düşündüğünüzde bir anda kendinizi onun yanında bulabilirsiniz. Eğer yanına gittiğiniz insanın psisik güçleri ilerlemişse, geldiğinizi anlayabilir.Astral ayrılma ile bulunduğumuz zaman diliminde gezebildiğimiz ve her şey düşünce hızına bağlı olduğundan, daha fazla yükseklere çıkıp gezegenler arası astral seyahat yapmak olasıdır. Fakat bunu yapabilmek için bedenimizi astral bedene bağlayan kordonu gevşetebilmek gereklidir. Bunu yapabilmek için ise astral deneyimlerimizin oldukça fazla olması gereklidir.
DÜŞLER BÖLGESİ
İlkel dinlerden günümüze kadar gelmiş tüm dinlerde de varliği kabul edilen, insanın yalnızca rüyalarında gidip gezebileceği bir düşler dünyası vardır. Bazı inanışa göre cinler bu bölgede yaşamaktadır. İnsanın korkularıyla yada düşünceleriyle yüzyüze kalabileceği tek yerdir. Herşey düşünce hızına dayalı olduğundan, korktuğunuz herhangi bir şey aklınıza geldiği anda onu karşınızda bulabilirsiniz. Ama korkacak bir şey yok çünkü aklımıza gelipte vücut bulan herşeyi o anda yok olduğunu düşünerek ondan kurtulabiliriz. Bu dünyanın bir değişik özelliği ise kendinizi olduğunuzdan çok daha farklı olarak görebilmenizdir. Farklı bir insan, hatta farklı bir yaratık...Günlük hayatta tasarladığınız ve hayata geçirmeye çalıştığınız her düşünceyi orada kontrol edebilirsiniz. Bir nevi düşüncelerinizin bedenlendiği bir yerdir.
PARALEL EVRENLER BÖLGESI
Zaman içinde yolculuk yapılabilen tek yerdir. Kim bilir belki de yaptığımızı zannettiğimiz fakat düşler dünyasından öteye geçemediğimiz bir yer de olabilir. Paralel evrenler bölgesinde gördüğümüz yerler bulunduğumuz dünya ile çok benzerlik gösterir hatta rüyalarımızda görüpte (evimizi gördüm ama daha farklıydı) dediğimiz bazı görüntüler, rüya sırasında paralel evrenler bölgesinde gördüğümüz yerlerdir. Bu bölgede kendimizinkine benzettiğimiz farklı insanların hayatlarını inceleme fırsatımız vardır. Kendi hipnoz deneyimlerime dayanarak söyleyebilirim ki hipnoz ile yapılan astral ayrılmalarda gidilen yer, içinde bulunduğumuz dünya değil paralel evrenler bölgesi olma ihtimali yüksektir.