TELEPATİ NEDİR
Klasik paranormal olaylar olan Telepati ve ruhsal görü aslında duyu ötesi algı adıyla bilinen yeteneklerdendir.
Bu iki yeteneği birbirinden ayırmak güçtür. Genellikle Telepati (Uzaduyum), zihinler arasındaki paranormal bilgi iletişimi olarak kabul edilir; Ruhsalgörüdeyse bilgi başka bir zihnin yardımı olmaksızın elde edilir.
Oldukça yakın bir zamana kadar Telepatinin bir çeşit manyetik yada elektriksel etki olduğu düşünülüyordu. Oysa bunun böyle olmadığı deneylerle ispatlandı. Bir kere elektriksel enerjinin uzaklık arttıkça zayıflaması gerekir. Ama Duyuötesi algılama uzaklıktan etkilenmez.
Bir elmaya baktığımızda onu görürüz. Ama,eğer bu elma görme alanımız dışında, örneğin başka bir odada, hatta kilometrelerce uzakta bir yerdeyse ve biz zihnimizde onu görebiliyorsak işte bu Duyuötesi algıdır.
Birkaç örnek verelim. Çoğu kez yaşadığınız anı sanki daha öncede yaşamış yada bir filmde görmüşsünüzde hatırlayamıyorsunuz izlenimine vardığınız olmuştur. Yine birisini düşünürken aniden o kişiden telefon geldiği yada yolda karşılaştığınız çok olmuştur.
Şimdi şunu deneyebilirsiniz.Telepatik gücünüzü bir ölçün bakalım.
Bu deneyde bir arkadaşa ihtiyacınız olacak; 20 parça kağıt üzerine 5 adet Yıldız 5 adet Daire 5 adet Kare 5 adet Artı ve Dalgaya benzer şekiller çizin. Bu kartları gelişi güzel karıştırın. Daha sonra arkadaşınıza sırası ile tabii karışık olarak elindeki karta bakarak zihninde canlandırmasını isteyin. Arkadaşınız bu durumda verici olur. Sizde alıcı olarak arkadaşınızın o an hangi karta baktığını zihninizde sorgulayın ve cevabını verin. Kaç denemede kaç tane kartı doğru tahmin ettiğinizi bir yere not edin. Eğer yüzde 30'un üstünde tahminler yapabiliyorsanız. Çok çalışmalısınız. Yüzde 50 ve üzerinde tahminleriniz varsa sizde Telepatik yetenek var demektir.
AÇIKLAMALAR Telepatiyi kuramsal bir temele oturtma çabaları "Parapsikoloji Dersleri" adlı kitapta şöyle anlatılmaktadır:
Telepati sözcüğü 1882'de F.W. Mayers tarafından İngiliz Ruhsal Araştırma Derneği'ni kurduğu zaman konmuştur. Kelime, Yunanca'dan türetilmiştir. Tele, uzaktan, pathos ise duygu, düşünce demektir. 1930'lu yıllardan itibaren bu konuda araştırmalar yapılmaya başlanmış, bilim adamları tarafından kayıtlar tutularak çeşitli deneyler yapılmıştır. Amaç, konuya bilimsel açıklık getirmeye çalışmaktır.
Beyindeki her aktivite atom seviyesinde kimyasal bir değişime neden olur. Bunun sonucunda çevreye bir tür enerji dalgaları yayılır.
Her enerji formunun da bir yayını vardır.Radyasyonsuz hiçbir şey var olmaz. Her şey hayat denizi içinde titreşir durur. Bu sadece canlılar için geçerli bir husus değildir.
Canlı-cansız her şey bir titreşime sahiptir. radyasyonsuz dalga formlarının milyonlarca tipi vardır. Bunların pek çoğu zamanımızda henüz ölçülebilir halde değildir."
"Bilime göre fizik radyasyonların tümü, uzaklığın karesiyle azalır.
Örneğin, bir verici telsizden gelen radyasyon, uzaklık içinde gücünü hemen yitirir. Gerek Dr.Rhine, gerekse öteki araştırmacıların elde ettikleri sonuçlara bakılırsa, telepati için böyle bir düşüş söz konusu değildir.
Uzaklığın hiçbir etkisi olmaksızın telepatik transmisyon başarılmıştır. Hatta uzaktan yapılan denemelerin yakından yapılanlara oranla daha sağlıklı oldukları ifade edilmiştir. Dr. Rhine bu bakımdan telepatinin radyant olmayan bir başka enerji şeklinde ele alınıp.açıklanması gerektiğini belirtmiştir. Çünkü, o uzaklığın karesiyle ters orantılı etkilenmemektedir.
Bununla birlikte hemen tüm matematikçiler bunu kabule yanaşmamıştır. Bunlardan bazıları da beynin bilinmeyen özel bir enerji yayarak titreştiği düşüncesini kabule meyletmiştir.
|